Выбор основного перевода
Открыть комментарий или сравнить с другим переводом
Выбор книги основного перевода
Ağıtlar Kitabı
1 2 3 4 5
Параллельные места
‹Hani sığındığınız kaya,Hani ilahlarınız nerede?› diyecek, ‹Kurbanlarınızın yağını yiyen,Dökmelik sununuzu içenİlahlarınız hani nerede?Kalksınlar da size yardım etsinler!Size barınak olsunlar! Gidin, seçtiğiniz ilahlara yakarın; sıkıntıya düştüğünüzde sizi onlar kurtarsın.» Neden boyuna döneklik yapıp duruyorsun?Asurda düşkırıklığına uğradığın gibi,Mısırda da düşkırıklığına uğrayacaksın. Oradan da ellerin başında çıkacaksın,Çünkü RAB senin güvendiklerini reddetti;Onlardan yarar sağlamayacaksın.» Soylular uşaklarını suya gönderiyorlar.Sarnıçlara gidiyor, ama su bulamıyor,Kapları boş dönüyorlar.Aşağılanmış, utanç içinde,Başlarını örtüyorlar. Adımla konuşan peygamberler için ben RAB diyorum ki, onları göndermediğim halde, ‹Bu ülkede kılıç da kıtlık da olmayacak› diyorlar. Ama kendileri de kılıçla, kıtlıkla yok olacaklar. Bütün oynaşların unuttu seni,Arayıp sormuyorlar.Seni düşman vururcasına vurdum,Acımasızca cezalandırdım.Çünkü suçun çok,Günahların sayısız. Geceleyin acı acı ağlıyor,Yanaklarında gözyaşı;Avutan tek kişi bile yokBunca oynaşı arasında.Dostları ona hainlik etti,Düşman oldu. Halkı inleyip ekmek arıyor,Yeniden güçlerine kavuşmak içinDeğerli neleri varsa ekmekle değiştiler;«Bak da gör, ya RAB, ne kadar sefil oldum.» Siyon kızının ileri gelenleri suskun, yere oturmuş,Başlarına toprak saçıp çul kuşanmışlar,Yeruşalimin erden kızları yere eğmiş başlarını. Kent meydanlarında yaralılar gibi bayılıpCan çekişirken annelerinin bağrında,«Ekmekle şarap nerede?» diye soruyorlar annelerine. Kalk, gece her nöbet başında haykır,Rabbin huzurunda yüreğini su gibi dök!Her sokak başında açlıktan bayılan çocuklarının başı için Ona ellerini aç. «Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın?Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin?Kâhinle peygamber Rabbin Tapınağında mı öldürülsün? Çakallar bile meme verip yavrularını emzirir,Ama halkım çöldeki devekuşları kadar acımasız oldu. Susuzluktan emzikteki bebeklerin dili damağına yapışıyor,Çocuklar ekmek istiyor, veren yok. Onlar ki, yemeğin en iyisini yerlerdi,Sokaklarda perişan oldular;Onlar ki, al giysiler içinde büyüdüler,Çöp yığınlarını kapışır oldular. Bu yüzden zamanında tahılımı,Mevsiminde yeni şarabımı geri alacağım;Çıplak bedenini örten yapağımı, ketenimi çekip alacağım.
Ağıtlar Kitabı
1 2 3 4 5
Выбор основного перевода