Выбор основного перевода
Открыть комментарий или сравнить с другим переводом
Выбор книги основного перевода
Параллельные места
Bunun üzerine Saulun askerlerinin yanında duran Edomlu Doek, «İşay oğlu Davutun Nov Kentine, Ahituv oğlu Kâhin Ahimelekin yanına geldiğini gördüm» dedi, «Ahimelek Davut için RABbe danıştı. Ona hem yiyecek sağladı, hem de Filistli Golyatın kılıcını verdi.» Kral Saul, Ahituv oğlu Kâhin Ahimeleki ve babasının ailesinden Novda yaşayan bütün kâhinleri çağırmak için ulaklar gönderdi. Hepsi kralın yanına geldi. Saul Ahimeleke, «Ey Ahituv oğlu, beni dinle!» dedi. Ahimelek, «Buyur, efendim» diye yanıtladı. Saul, «Neden sen ve İşay oğlu bana karşı düzen kurdunuz?» dedi, «Çünkü ona ekmek, kılıç verdin ve onun için Tanrıya danıştın. O da bana karşı ayaklandı ve bugün yaptığı gibi pusu kurdu.» Ahimelek, «Bütün görevlilerin arasında Davut kadar sana bağlı biri var mı?» diye karşılık verdi, «Davut senin damadın, muhafız birliği komutanın ve ailende saygın biridir. Ben Davut için Tanrıya danışmaya o gün mü başladım? Kesinlikle hayır! Kral ben kulunu ve babasının ailesini suçlamasın. Çünkü kulun bu konuda hiçbir şey bilmiyor.» Ama Saul, «Ey Ahimelek, sen de bütün ailen de kesinlikle öleceksiniz» dedi. Sonra yanında duran nöbetçi askerlere, «Gidin ve Davutu destekleyen RABbin kâhinlerini öldürün!» dedi, «Çünkü onun kaçtığını bildikleri halde bana haber vermediler.» Ne var ki, kralın görevlileri el kaldırıp RABbin kâhinlerini öldürmek istemediler. Bunun üzerine kral, Doeke, «Sen git, kâhinleri öldür» diye buyurdu. Edomlu Doek de gidip kâhinleri öldürdü. O gün Doek keten efod giymiş seksen beş kişi öldürdü. Kadın erkek, çoluk çocuk demeden kâhinler kenti Novun halkını kılıçtan geçirdi. Sığırları, eşekleri, koyunları da öldürdü.
Выбор основного перевода