«Avaz avaz bağırın, çekinmeyin,Sesinizi boru sesi gibi yükseltin;Halkıma isyanlarını,Yakup soyuna günahlarını bildirin.
Kâhinler, ‹RAB nerede?› diye sormadılar,Kutsal Yasa uzmanları beni tanımadılar,Yöneticiler bana başkaldırdılar;Peygamberler Baal adına peygamberlik edipİşe yaramaz putların ardınca gittiler.
Peygamberler yalan peygamberlik ediyor,Halkı başına buyruk kâhinler yönetiyor,Halkım da bunu benimsiyor.Ama bunun sonunda ne yapacaksınız?»
«Halktan biri, bir peygamber ya da kâhin, ‹RABbin bildirisi nedir?› diye sorarsa, ‹Ne bildirisi?› diye karşılık vereceksin. Sizi başımdan atacağım» diyor RAB.
«Eğer bir peygamber, kâhin ya da başka biri, ‹Bu RABbin bildirisidir› derse, onu da ailesini de cezalandıracağım.
Bundan böyle, ‹RABbin bildirisi› lafını ağzınıza almayacaksınız. Herkesin sözü kendi bildirisi olacak. Yaşayan Tanrının, Her Şeye Egemen RABbin, Tanrımızın sözlerini çarpıtıyorsunuz siz.
Evet, İsrailin Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, «Aranızdaki peygamberlerle falcılara aldanmayın. Düş görmeye özendirdiğiniz kişilere kulak asmayın.
Çünkü onlar adımı kullanarak size yalan peygamberlik ediyorlar. Onları ben göndermedim.» RAB böyle diyor.
Önderleri kükreyen, avını parçalayan aslan gibi orada düzen kurdular. Canlara kıydılar, hazineler, değerli nesneler aldılar, birçok kadını dul bıraktılar.
Peygamberleri uydurma görümlerle, yalan fal açarak bu suçları gizlediler; ben RAB konuşmadığım halde, ‹Egemen RAB şöyle diyor› diyorlar.