İshak yaşlanmış, gözleri görmez olmuştu. Büyük oğlu Esavı çağırıp, «Oğlum!» dedi. Esav, «Efendim!» diye yanıtladı.
Yakup yaklaşıp babasını öptü. Babası onun giysilerini kokladı ve kendisini kutsayarak şöyle dedi: «İşte oğlumun kokusuSanki RABbin kutsadığı kırların kokusu.